![]() |
(Buz, Grönland ve Antarktika delindi ve
ölçümlere hazırlandığı yer olan ülkesindeki laboratuara taşındı.
Kaynak: Paul Vallelonga, NBI)
|
Yeni araştırmalar gösteriyor ki atmosferdeki insanlara ait asit
kirlenmesi şimdilerde neredeyse 1930’larda sanayileşme ile başlayan kirlenmeden
önceki seviyelere döndü. Sonuçlar Grönland buz tabakası ile ilgili yapılan
çalışmalardan çıktı ve bilim dergisi Environmental
Science and Technology’de yayımlandı.
Grönland buz tabakası geçmişteki iklim ve atmosferik
bileşimin özgün bir arşividir. Grönland
buz tabakası yağan ve asla erimeyen kardan oluşur, fakat yıllar sonra aynı
kalmaktan ziyade yavaş yavaş sıkışarak buza dönüşür. Araştırmacılar kilometrelerce kalınlıktaki buz tabakaları
boyunca bize geçmişteki iklim değişikliğini ve sera gazlarının konsantrasyonunu
ve atmosferdeki kirleticiler hakkında bilgi veren buz çekirdeğini delerek her
bir yıllık tabakayı analiz edebilmektedirler.
Atmosferdeki asit, dev volkanik
patlamalardan ve endüstriden kaynaklı insan-yapımı emisyonlardan gelebilir. Buz
çekirdeğinin üzerindeki iletkenliği ölçen bir alet yardımıyla buzdaki asidite
kolayca ölçülebilir. Eğer ki yüksek düzeyde bir asidite varsa, ölçüm sonuçlanır
ve 125,000 yıl önceki buzullararası devre kadar iklimin tüm geçmişi saptanabilir.
Ancak son 100 yıl için atmosferik asiditeyi ölçmek isterseniz bu işlem, en üstteki
60 metrede bulunan ve henüz sert buza dönüşmediğinden daha gözenekli yapıda
olan yıllık tabakalar için daha zordur.
YILDAN YILA KİRLİLİK ÖLÇÜMLERİ
Fakat son 100 yıl, sanayileşmeden,
taşıt kullanımlarından ve insanların enerji tüketiminden dolayı atmosfere çok büyük
miktarda kirlilik verilen bir periyot olduğu için iklim araştırmacıları için
oldukça ilgi çekicidir.
“Biz bir spektrometre kullanarak
buzun asiditesini doğrudan ölçebilen yeni bir metod geliştirdik. Buz
çekirdeğinin uzunlukları boyunca kesilen bir buzdan değneğimiz var. Bu buz
çekirdeği yavaşça eriyor ve eriyen-su birçok kimyasal ölçüm aldıkları laboratuara
ulaştırılıyor. Bu yeni metodumuzla asiditeyi de – bir başka deyişle pH değerini
de- ölçebiliyorsunuz ve bu bir pH boyarmaddesi eklendikten sonra suda renk
değişimleri olduğunda gözleniyor. Yıldan yıla olan dalgalanmaları doğrudan
görebiliyoruz.” diye açıkladı Kopenhag Üniversitesi, Niels Bohr Enstitüsü’ndeki
Buz ve İklim Merkezi’nde post-doktor olan
Helle Astrid Kjær.
Yıllardır buzun gözenekli-yıllık tabakalarındaki asiditeyi ölçme
problemini çözmek için araştırmalar gerçekleşti ve günümüzde Niels Bohr
Enstitüsü’nden bilim insanları başardı. Metod, “Devamlı Akış Analizi” metodudur
ve İsviçre’de icat edilmiştir, fakat asitliği de ölçebilmesi için Helle Astrid Kjær
bu sistemin gelişimine öncülük etmiştir.
DOĞAL ve İNSAN-YAPIMI KAYNAKLAR ARASINDAKİ FARKLAR
Ayrıca yeni metodu kullanarak daha kesin pH sonuçları ölçebilmek için, CFA
sistemi emisyonların volkanik patlamalardan ya da geniş ormanlardan mı yoksa
endüstriden mi kaynaklandığını da ayırt edebiliyor. Araştırmacılar böylelikle endüstriyel
kirlilik değerlendirmesinde hem volkanik patlamalar hem de orman yangınlarını filtreleyebiliyor
ve sonuçlar devrim niteliğinde…
Yeni pH metodu Yeni Zelanda, Amerika Birleşik Devletleri ve Danimarka’dan
araştırma ekipleri tarafından Grönland ve Antarktika’daki buz çekirdeklerinde
çoktan kullanılmaya başlandı.
Kaynak: University
of Copenhagen
Haberin
orijinaline göz atmak için tıklayınız: https://www.sciencedaily.com/releases/2016/09/160924223232.htm
Türkçe Çeviri: dunyaninyesili.blogspot.com.tr